‘Güvenilir Su’ su kaynaklarının
sınırlı olduğu günümüzde önemli bir konudur. Sağlıklı bir yaşamın devamı için
halk sağlığı açısından koruyucu sağlık uygulamalarından bir de sağlıklı su
kullanımıdır. Bu nedenlerle sular kullanılmadan önce analiz edilerek; bir
kirlilik durumunda önlemler alınmaktadır. Kimyasal kirlilikler için kaynağında
yapılan analizler neticesinde bir problem görülmüyorsa; sisteme verilmektedir.
Fakat mikrobiyolojik kirlenme her an olabilmekte ve analizler su tüketiminden
sonra neticelendirilebilmektedir. Bu nedenle sularda mikrobiyolojik analizlerin
daha hızlı ve güvenilir bir şekilde yapılması gerekmektedir.
Hollandalı bilim adamları içme
sularındaki zararlı bakterileri tanımlamak için Raman Spektroskopisini kullanan
hızlı bir yöntem geliştirdiler. Bu tekniğe göre kirli su musluğa ulaşmadan önce
tespit edilebiliyor.
Klasik analiz metotlarında
mikroorganizmaların besi yerinde üreyip üremediğine bakılmakta ve uzun bir süre
sonra sonuçlara ulaşılmaktadır. Yani mikrobiyolojik analiz sonuçları su
tüketildikten sonra çıkmaktadır. Bu
noktada Raman Spektrumları sonunun çözümüne katkı sağlayabilmektedir. Bu hızlı
yöntemde analiz sırasında herhangi bir kimyasal ilave etmeye de gerek yoktur.
Belirli mikroorganizmalardan toplanan Raman Spektrumları bu mikroorganizmayı
oluşturan tüm moleküllerin raman spekturumu bilirleşimidir ve bu
mikroorganizmaya özgüdür.
Van de Vossenberg ekibi Escherichia
coli ve Legionella’nın farklı şuşlarını kullanarak; sulara bu tekniği uyguladılar.
Farklı çevresel koşullar altında bile Raman yönteminin mikroorganizma şuşları
arasındaki ayrımı yapabildiğini gösterdiler.
Bu yöntem sularda anlık olarak
mikroorganizma kirliklerinin tespiti ve kirli suların engellenmesi için online
tekniklerin geliştirilmesi için ilk adım olarak görülmektedir. Sularda anlık
pH, iletkenlik, sıcaklık, TDS, renk, bulanıklık gibi parametreler ölçülen
elektrotların benzeri belki de ileride mikroorganizlar için Raman yöntemi temel
alınarak geliştirilecektir.
Raman Spektroskopisi
Hintli fizikçi C.V. Raman, bazı
moleküller tarafından saçılan az miktardaki ışının dalga boyunun gelen demetin dalga boyundan
farklı olduğunu ve dalga boyundaki
kaymaların saçılmaya neden olan moleküllerin kimyasal yapısına göre
değiştiğini keşfetti. Bu yöntemde molekül ile etkileşen ışığın dalga boyuna
göre saçılan ışığın dalga boyunda oluşan farklar ölçülür. Bu farklar Raman
kayması olarak adlandırılır. Moleküller ile etkileştirilen ışığın kaynağı
olarak özellikle son yıllarda genellikle lazer türü kaynaklar kullanıldığından
bu yönteme Lazer Raman Spektroskopisi
adı da verilir.
Raman spektroskopisi inorganik, organik ve biyolojik
sistemlerin kalitatif ve kantitatif analizine uygulanır. Bir taneciğin Raman
saçılması ve IR absorbsiyon spektrumları birbirine çok benzer. Bu iki teknik
birbirinin tamamlayıcısı niteliğindedir. Raman spektrumundan organik ve inorganik maddelerin bağları hakkında
kalitatif ve kantitatif bilgilerin yanı sıra madde veya malzeme yapısını
meydana getiren ilgili fonksiyonel gruplar hakkında da bilgi
edinilebilmektedir. Raman
Spektroskopisi, hiçbir numune hazırlamayı gerektirmeyen, sadece küçük bir
numunenin ölçüm için yeterli olduğu ve numuneye zarar vermeyen bir yöntemdir.
Dr.Kimyager Hasan ÖZ
hasanmail@hotmail.com
Referans: